15 Ekim 2015 Perşembe

Plaza gölgesinde kalan insanlık

İş dünyasında var olmak için insanlar doğruluk, merhamet, diğerkamlık, hasbilik gibi pek çok duygudan taviz veriyor. Yalana, aşağılamaya, önyargıya tevessül ediyor. Ankara Devlet Tiyatrosu Şinasi Sahnesi'nde önceki akşam prömiyeri yapılan İspanyol yazar Jordi Calceran'ın Grönholm Metodu oyunu da plaza ‘profesyonelliğini' mercek altına alıyor.

Bir akşamüstü, şık bir plaza, büyük bir şirketin satış müdürlüğü pozisyonu için yapılan mülakatın son etabı. Görüşüne bakılırsa masanın etrafındaki dört kişi de işe talip. Ancak sıra dışı bu mülakat, bir ‘oyun'a dönüşüyor. Adaylar, dışarıdan toplantı odasına uzatılan zarflarla yönlendiriliyor. Her zarfta bir adaydan o pozisyona en çok kendisinin ihtiyacı olduğuna diğerlerini ikna etmesi isteniyor. Böylece sona kalan kişi görevi kapacak. Gelen ilk zarfta içlerinden birinin şirket elemanı olduğu bilgisi verilerek, bu kişinin bulunması isteniyor. Ayrıca, ‘herhangi bir nedenle toplantı odasından çıkan işe alınmayacak' şartı konuluyor. Böylece herkesin birbirinden şüphelendiği, ikna için yalan söylediği ve merhametsizce davrandığı bir döngü başlıyor.

Mesela Enriqua (Deniz Gökçe Yersel), “Eşimden ayrıldım, küçük çocuklarım var, işimi kaybetmek üzereyim, ayrıca kötü bir ilişki yaşadım ve depresyona girdim.” diyerek, işe ihtiyacı olduğuna diğerlerini inandırmaya çalışıyor. Bu aşamada oyunun tamamında baskın bir karakter olarak öne çıkan Fernando (Cüneyt Mete), kadının hikâyesiyle alay ediyor, küçümsüyor, aşağılıyor. Carlos (Ünsal Coşar) ve Mercedes (Nur Yazar), Enriqua'nın hikâyesine inanmayı tercih ediyor. Bir sonraki zarfta ise başka bir hikâye…

Sürpriz bir finalle sonlanan Grönholm Metodu, modern yaşamda iş bulmak için başkalarının ayağını kaydırma çabasına giren, yalan söyleyen, acılarıyla alay eden, empati yoksunu insanları sorguluyor. Bu arada ‘oyun'un kendisi de Fernando'nun özel hayatını didik didik edip, ona tuzak kurarak, bir çelişkiye sahne oluyor. Bu yönüyle seyirci, işe alımda kullanılan Grönholm Metodu'nun da bir yalan düzeneği olduğunu düşünmeye başlıyor. Bu haliyle Grönholm Metodu oyunu, çoklu okumaya açık.

Şinasi Sahnesi'nde önceki akşam yapılan oyunun prömiyerinde oyuncular Cüneyt Mete, Nur Yazar, Ünsal Coşar, Deniz Gökçe Yersel'in performansları uzun süre ayakta alkışlandı. Yönetmenliğini Sinan Pekinton'un yaptığı tek perdelik oyunda rahatsızlık veren tek şey, argo kelimelerin çok sık kullanılmasıydı. Kurgusu, sürükleyiciliği ve sürpriz finaliyle Devlet Tiyatroları'nın bu sezon en çok beğenilen oyunları arasına gireceğe benzeyen Grönholm Metodu, Şinasi Sahnesi'nde 31 Ekim'e kadar saat 20.00'de izlenebilir.

Oyuna adını veren Grönholm Metodu, İsviçreli bilim adamı Isaach Grönholm tarafından bulunmuş.

Hayatta kalmak için bir ‘Metot' daha…

Jordi Galceran'ın oyunu, İstanbul Kocamustafapaşa'daki Çevre Tiyatrosu'nda da yaklaşık 4 yıldır sahnede. Prömiyeri 21 Mart 2012'de yapılan, Semaver Kumpanya'nın hazırladığı oyun 23-24 Ekim'de saat 20.30'da izlenebilir. Metot adıyla sahnelenen oyunu Serkan Keskin yönetiyor. Sarp Aydınoğlu, Sezin Bozacı, Mustafa Kırantepe ve Serkan Keskin rol alıyor. Jordi Galceran'ın 2003'te yazdığı oyun, yazarına dünya çapında bir ün kazandırmıştı. Türkiye'de iki farklı yorum, iki farklı şehirde var. Ankaralılar Şinasi Sahnesi'nde, İstanbullular da Çevre Tiyatrosu'nda izleyebilir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder