19 Mart 2014 Çarşamba

MSG daha şeffaf ve profesyonel olmalı

Türkiye’nin en önemli müzik birliklerinden Musiki Eseri Sahipleri Grubu Meslek Birliği’nde (MSG) yarın genel kurul seçimi yapılacak. Yeni yönetimin belirleneceği toplantı öncesinde ses getiren bir gelişme yaşandı. Besteci ve yapımcı Aykut Gürel ile bu gelişmeleri ve müzik sektöründe son zamanlarda yaşanan tartışmaları konuştuk.İçinde bulunduğumuz hafta müzik sektörü için çok önemli. Eser sahiplerinin telif haklarını koruyan iki önemli meslek birliği olan MSG ve MESAM’da seçim var. Türkiye’nin en önemli müzik birliklerinden olan Musiki Eseri Sahipleri Grubu Meslek Birliği’nde (MSG) yarın genel kurul yapılacak. Yeni yönetimin belirleneceği toplantı öncesinde ses getiren bir gelişme yaşandı. Türkiye’nin en önemli besteci ve aranjörlerinden Aykut Gürel, birliğin yönetimine talip oldu. Asıl sürpriz ise Gürel ile birlikte ülkemizin en önemli sanatçıları da birliğin yönetimine aday oldu. Yönetim kurulu listesinde Sezen Aksu, Candan Erçetin, Şebnem Ferah, Nilüfer, Harun Tekin, Metin Özülkü ve Fettah Can gibi isimler yer alıyor. Aykut Gürel ile buluşup MSG hakkındaki plan ve hedeflerini konuştuk. Öncelikle çıktığı yolda önemli isimlerin kendine destek verdiği için çok mutlu olduğunu söylüyor. Ülkenin önde gelen müzik insanlarının müzik sektörünün sorunlarına bizzat el atmasının ülkemiz ve müziğimiz adına büyük bir kazanım olduğunu düşünüyor. Peki neden böyle bir işe girişti. Öncelikle Garo Mafyan’ın başında olduğu mevcut yönetimle şahsi bir sorunun olmadığını ifade ediyor. Özetle onu bu yola çıkaran düşünceler; yaklaşık otuz yıldır içinde bulunduğu sektörün sorunlarına çözmek için çaba sarf etmek, bu anlamda bir değişimin olması gerektiğine inanması ve taşın altına elini sokmak arzusu.Birliğin her işi şeffaf olmalıMevcut işleyişte onu rahatsız eden birçok konu var. Öncelikle kişi ya da kurumlara göre değişmeyen dijital alan tarifeleri bir an önce hazırlanmalı. Bu tarifeler şeffaf bir şekilde kurumun resmi web sitesinde yayınlanmalı. Radyo TV alanındaki lisanslamaların AB standartlarına getirilmesi ve “yayıncı kuruluşun tüm gelirleri” üzerinden pay alınması sistemine hızlıca geçilmeli. Öte yandan Gürel, yayıncı kuruluşlar (Radyo-TV) ve dijital mağazalarla yapılan sözleşmelerin tamamen şeffaf olup üyelerin incelemesine açık olması gerektiğini söylüyor. Bu alanlardan yapılan tahsilatların ve üyelere yapılan dağıtımın kriterlerinin yine herkese açıklanmasını savunuyor. Bilindiği gibi gelişmiş ülkelerde telif gelirlerinin neredeyse yüzde 80’lik kısmını umumi mahal gelirleri oluşturuyor. Aykut Gürel’e göre; MSG yönetimi ve icra kurulu en değerli mesaisini ve tüm gücünü, bu gelirleri artırmaya harcamalı.“Eser sahipleri kimseye muhtaç olmamalı”Aykut Gürel, şeffaflık kadar profesyonelliğin de çok önemli olduğunu söylüyor. Bunun için meslek birliği işleyişi yüksek kalibreli profesyonellerden oluşan bir icra kuruluna emanet edilmeli. Müzisyen uzun süredir sürüncemede olan MESAM ile ortak lisanslama konusunun bir an önce hayata geçirilmesinin şart olduğunu anlatıyor. Öyle ki kurulacak olan icra kurulunun ilk işinin bu olması gerektiğini düşünüyor. Onun için en önemli konulardan biri de müzik emekçilerinin sosyal hakları. Eser sahiplerinin emeklilik meselesinin bir an önce çözüme kavuşturulması konusunda çok hassas. Yönetime geldikleri takdirde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile ‘özel statü’de emeklilik için görüşmeye başlayacaklarını ifade ediyor. Tüm bu sorunların çözümü için çaba sarf edeceklerini anlatan Aykut Gürel, müzik sektörü ve eser sahiplerinin geleceği için çalışacaklarını sözlerine ekliyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder