6 Şubat 2015 Cuma

Uyuya kalan güzel - ve bitmek bilmeyen derin uykusu- Part 1

 

"Teyzos ben kitab yazmak istiyorum yaa", teyzem herzamanki gibi "buda-nerden-cikti-bakisini atmisti bile. Sicak bi gündü, ne Canim disariya cikmak nede Evde oturmak istiyordu. Yinede herzamanki gibi teyzemin basinin etini yiyip onu en sevdigimiz cafelerden birisine gitmeye ikna etmistim. Üstümü giyinip, kirpiklerime rimel sürüyorum. Saclarimi Bir iki savurdummu Tamam. Bugün düz Sandalet seciyorum, Aslinda topuklu olmazsa olmazlarimdan sayilir, ama burdaki sokaklarda yürü Bakalim o topuklularla  yürüyebilirsen. Bandirmanin sokaklari adina türkü bile söylen mis "Bandirma bayir bayir" diye gerisini siz düsünün. Kapaklaniver yere, 10km asaga yuvarlanip Solugu denizde alirsiniz,  benden söylemesi. Neyse, cafemize gelmistik. Bu cafede en cok sevdigim, cafe ve ayni anda kütüphane olmasi. Burdan kitab alin, kahve siparis edin, rengarenk sandalyelerin üstüne oturun, bütün gününüzü gecirirsiniz. cafenin önündeki agaclarin dallarina pembe kurdeleler baglanmis, aksam buraya gelirseniz rengarenk isiklar asilmis, müzikler caliyor. Burada oldugumda cok huzurluyum.Ben Kütüphanenin raflarina odaklanirken, Teyzem iki kahve siparis etmis ve kahveler gelmisti bile. Kahvenin kokusuna bayiliyordum, yaninda lokum, ohh misss! Ben kitab maceramdan bahsedince "hmm demek kitab yazmak istiyorsun, öylemi?" diye cevap verip, kahvesinden bir yudum aliyordu. Yaninda sigarasini hic eksik etmiyordu. Onu kahve icerken izlemeye bayilirdim, sanki kahvenin ne Kadar önemli birsey oldugunu o an anlardim. Birde tabi ki ojenin. Tirnaklari hep uzun ve ojeliydi. Saclari kisa ve dalgaliydi, ve onlari hep sariya boyatirdi. Yüzü kalemle cizilmis gibiydi, burnu, dudaklari, yanagindaki beni, Marilyn Monroe´yu andiriyordu. "Aynen teyzos, bak simdi ben herseyi düsündüm, kitabin ismi - uyuya kalan güzel- alt yazisida -ve bitmek bilmeyen derin uykusu- olucak. Sonra tabi bunun birinci, ikinci, ücüncü hatta dördüncü parti olucak. onlarada ayri  alt yazisi düsünmem gerek." Teyzem büyük kahkaha patlatiyordu. "Cok hossun canim""Dalga gecme teyzos ya ben gayet ciddiyim, bak görüceksin, kitablarim tamda orda yer alicak" parmagimla "en yeniler ve en cok satanlar" rafini isaret ediyordum.Tek bir Problem vardi, yazmak icin birseyler yasamam lazim di, onu da hal ettik mi tamam. Teyzem sigarasindan bir nefes daha cemisti. "Hadi bakalim". Dumanıni, gökyüzüne doğru üflüyordu.Dumanin bulanikligi ve hayallerim sanki birbirine karisiyordu.

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder